Bodrum İzlenimlerim, Gümbet ve Bitez

Bodrum İzlenimlerim, Gümbet ve Bitez

Marmaris’te 4 gece kaldıktan sonra 5. günün sabahında otelden çıkış yapıp, otogara yöneldim. Buradan Bodrum minibüsüne bindim, yolculuk 2.5 saat kadar sürüyor. Yani haritada o kadar yakın göründüğüne aldanmayın hiç. Muğla Bölgesi son derece dağlık bir yer, ama yolda giderken de manzaralar yine muhteşem. Yani sıkılmak gerçekten zor bu coğrafya ve manzaralarla. Bazı noktalarda doğanın güzelliği öyle bir hal alıyor ki inanamıyorsunuz. Ve sanki burada yaşayan insanlar alışmışlar, otobüsten sağa sola kafa çevirip bakmıyorlar bile :).

Marmaris’ten Bodrum’a

Otobüs Bodrum’a Muğla, Yatağan ve Milas’tan geçerek havaalanı yolundan Bodrum’a doğru gidiyor. Marmaris’ten Bodrum’a gitmek için ikinci bir seçeneğiniz, Datça’dan feribotla gitmek. Haziran başından Ekim sonuna kadar feribotlar Datça’dan da Bodrum’dan da sabah ve akşam üstü kalkıyor. Kasım başından Mayıs sonuna kadar da haftada 3 gün ve günde birer sefer var.

 

Araba Bodrum Milas Havaalanı’na yaklaşıp Bodrum’a ilerlerken fark ettiğim ilk şey değişen enerji. Yani daha batılı ve daha eğlenceli bir yer olduğu direk hissediliyor Bodrum’un. Yakında bir havaalanı var, Marmaris’in kullandığı Dalaman Havaalanı otobüsle bir buçuk saat sürüyor, Bodrum’unki çok daha yakın.

Bodrum Marmaris’e göre daha açıkta bir yer, yüzey şekilleri de daha düz, ani tepelerin yüksekliği daha az ve rüzgarlara da açık aynı şekilde. Yazın da rutubetsiz, deriyi içten yakan kupkuru bir sıcağı var. Tabi koskoca bir yarımada olduğundan kuzeyi, güneyi ve batısı arasında da iklim farkları mutlaka var. Güvercinlik, Torba ve Türkbükü gibi yarımadanın kuzeyinde bulunan yerler Marmaris gibi yemyeşil. Dikkat ederseniz Bursa’nın da Istanbul’un da kuzeye bakan kesimleri daha yeşildir, yağmur alma durumundan dolayı. Araba ilerlerken gördüklerim epey hoşuma gitti, doğası ve enerjisi.

Bodrum’un Popülerliği

Çok büyük oteller yapılmış, bir kısmı çok üst seviyeye hitap ediyor. Standard odasının geceliği binlerce lira olan oteller var burada- açılalı çok uzun süre olmayan Jumeirah Bodrum gibi. Bu otel Paramount’a devredildi Dubai kökenli Jumeirah Bodrum’dan çıkınca, Istanbul Pera Palas’ı yonetiyor Jumeirah Turkiye’de şimdilik. Bir iki senedir Türkiye’de terör saldırılarıyla ve diğer politik girişimlerle turizm sarpa sarmadan önce, Bodrum dünya sosyetesinin de dikkatini çeken bir yer halini almıştı. Ama burada turizm daha üst gelir grubundan Türk müşterilere hitap ettiğinden, ve her ne kadar buradaki turizm ve diğer işletmeler şikayet ediyor olsalar da negatif gelişmelerden diğer turizm bölgeleri kadar etkilendiğinden çok emin değilim. Yazın zaten paparazzi programlarında ünlüler Bodrum veya Çeşme’de.

Bodrum’da Betonlaşma

Yolda giderken dikkatimi çeken bir diğer şey, binalar malum Bodrum Yarımadası’nda her yerde bembeyaz ama ne kadar çok bina yapıldığı ve koylarda yangın çıkartılıp, oyulup lüx site inşaatları yapmaları. Gerçekten inanılmaz görüntüler var ve dünyanın başka neresinde bu şekilde doğa katliamına müsade edilir bilemiyorum. Ayrıca bunun ülkenin zengin veya fakir olması ile alakası da yok. Ermenistan ve Gürcistan gibi yerler gelir düzeyleri bizden çok daha az ama onlarda bile bu tür yapılaşmaya imkan var mı? Otobüs Bodrum otogarına giriyor. Bir karmaşa ve kalabalık var etrafta, arabalar ve insanlarla. Bodrum bu mevsimde bile insan ve araba kalabalığına sahip, sezonda artık nasıl oluyor kim bilir. Yollarda trafik İstanbul’u aratmıyormuş, kitleniyormuş her yer.

Bodrum’da İlk İzlenimlerim

Marmaris gibi bir yerden Bodrum’a gelince, tropik veya subtropik bir destinasyondan Kuzey Afrika veya Mykonos gibi bir Yunan adasına gelmiş hissi uyandı bende. Otogar’dan çıkıp, sahil ve çarşıya inmeden otel rezervasyonumun olduğu Gümbet’e doğru yöneldim. Bodrum merkez ara dar sokaklar da gayet güzel, bir ve iki katlı bembeyaz evlerle. Ama Marmaris’e göre belediye herhalde burada çok iyi iş yapmıyor diye düşündüm içimden. Turizm sezonu çok yaklaşmış olmasına rağmen, ortalarında çukur ve inşaatlar olan bir iki yol dikkatimi çekti. Burası Türkiye’nin bir numaralı turizm merkezi. Yani Antalya ile yarışır, ama Bodrum’un imajı daha bir farklıdır.

Club Shark Hotel

Dört yıldızlı Club Shark Otel’e giriş yaptım, odanın hazır olmasını az birşey bekledim. Oda hazır olana kadar, fiyata dahil olmadığı halde öğle yemeği yiyebileceğim söylendi. Restorana girip birşeyler atıştırdım. Club Shark Hotel sade ve modern mimarisi ile, lobbysi ve havuz kısmı falan gayet güzel ve bakımlı. Fazla büyük bir otel değil ve küçük bir fitness salonu da var, tatilde spor yapmayı düşünenler için. Lokasyon gayet merkezi ve çevrede epey barlar ve gece clubleri var Gümbet’in. Otele ait aşağıda özel bir alan da mevcut plajda. Bir süre sonra odaya giriş yaptım, odaların yeni dekore edildiği belliydi, herşey temiz, yeni ve moderndi.

Bodrum’da Emlak Fiyatları

Dışarı biraz dolaşmak için çıktım, Gümbet sahil ve Bitez’e doğru. Buralar Bodrum merkeze göre daha sakindi. Marmaris’e göre diğer dikkatimi çeken şey, Gümbet’te bile denizin berraklığı. Emlak Bodrum’da çok pahalı, Çeşme ve İstanbul ile birlikte Türkiye’nin en pahalı yerlerinden biri ve yaz kış ev kiralamak veya satın almak Istanbul’un merkezi semtlerini pek aratmıyor. Artık burada içerlerdeki köyler bile premium fiyatla satılır olmuş.

Yani ucuz yer kalmamış. Güvercinlik’in iç taraflarında, havaalanına doğru Mumcular diye yeni bir belde var, arkası ormanlık ve ön tarafı da Karaova’ya bakıyor. Bu bölgelerde ev fiyatları biraz daha uygun Bodrum’a göre. Mesela Güvercinlik’teki siteler de aynı şekilde uygun evler var ama site aidatları yüksek. Zaten Bodrum genelinde villa tipi siteler yaygın ve birçoğu için de tahminim aidatlar geçerli ve emlak sitelerinde bakınca bunlar yüksek cinsten aidatlar, havuz bakımı vs. pahalı olduğundan.

Bodrum’da otelde üç gece herşey dahil olarak konaklayacaktım. Aslında herşey dahil konseptini ben pek sevmiyorum. Fiyatı Alpharooms sitesinden Mayıs’ta uygun olduğundan rezervasyon yaptım. Bahsettiğim gibi tek başıma da seyahat ettiğimden masraflı çıkıyor genelde otel parası, odayı tek başıma işgal ettiğimden. Burada İki kişi fiyatının yarısıydı ödediğim fiyat. İlk günümü Gümbet ve Bitez taraflarında geçirdim. Etrafı yürüyerek keşfettim, son derece güzel koylar ve manzaralar var. Yine ortası yangınla oyulan tepeler var arada, ve belli ki yeni binalar çıkacaklar.

Bodrum’da Yaz Kış Yaşanır mı?

Daha önceden bahsettiğim gibi, ben bu şehir ve beldeleri gezerken, acaba buralarda kışın yaşayabilir miyim diye de hep düşünürüm. Ve genel izlenimimi ve fikrimi soracak olursanız, Bodrum’u Marmaris kadar yeşil ve doğal güzellikleri olmamasına rağmen, daha çok sevdiğimi düşünüyorum. Burada daha bir Yunan adası veya batılı bir görüntü var. Yaz kış hayat var, hastaneleri mevcut- özel ve devlet, AVM’ler ve bir sürü iş yeri ve dükkan var yaz kış açık. Diğer turistik beldeler gibi kışın ölmüyor. Hatta yazın aşırı kalabalıktan sonra kışlarının daha bile güzel olduğu söyleniyor.

Bodrum’a kupkuru bir yer derler, Marmaris vs. kadar olmasa da Mayıs’ta etraf yeşildi. Kuru tepeleri bile bembeyaz evlerle ve yüzey şekilleriyle gerçekten sanki Türkiye dışında bir görüntü sergiliyordu. Epey bir şehir gibi bir yer olmuş Bodrum ve üç günlük süre sonunda da burada yaşanır diye düşündüm. Marmaris için aynı şeyi söyleyemem, fazla sakin olur. Ama Bodrum’a da yerleşmeyi düşünenler de bence iyice araştırmalılar, ve kışını birkaç kez görmeliler. Tatilde bir iki defa romantik şeyler hissetmekle olmuyor. İnsan hüsrana uğrayabilir.

Bir defa yaşam masrafları ve kiralar İstanbul’a yakın durumda ama iş olanakları çok kısıtlı buralarda. Eğer emekli değilseniz, uzaktan işlerinizi yürütemiyor veya online çalışmıyorsanız, gerçekten zor olabilir. Canlılığı da seviyorsanız, yaz dışında, her ne kadar canlı da olsa, fazla sakin kalacaktır. Mesela Antalya merkez 1.25 milyon nüfüslu koca bir şehir. Orada yaşayanları bile sezon dışında biraz sıkıcı olduğunu söylüyorlar. İyi ölçüp tartmak gerek, hele ki ev almayı düşünüyorsanız önce bir yer kiralamak en mantıklısı.

 

Bitez Nasıl Bir Yer?

Bir tanıdığımın Bitez’deki evine uğradım öğleden sonra, muhteşem manzarası vardı. İstanbul’da durmayacağını, İstanbul’a göre buranın kendisi için çok iyi olduğunu ama yine de buranın Türkiye olduğunu ve Bodrum’un CHP Belediyesi olmasından kaynaklanan sorunlardan bahsetti. Bitez yemyeşil bir yer, mandalina bahçeleri var, sahil ve plajı harika ve su yine çok berrak ve yine harika manzaralar var tepelerden. Bodrum Merkez ve Gümbet’e göre daha doğal buralar. Dönüşte otele sahilden döndüm, büyük otellerde sezon için hazırlıklar yapılıyordu, inşaat ve bakım vs.

Akşam yemeğinden sonra gece biraz dışarı çıktık arkadaşla ve epey bir yerli ve yabancı turist vardı, gündüz pek görmediğim. Ve değişik barlardan ve clublerden yüksek müzik sesleri geliyordu. Ambiyans gerçekten güzel Bodrum’da, ve genel olarak bir canlılık var, tam olarak adını koyamadığım nedenlerden bana diğer yerlere göre daha çok uyduğunu düşündüm. Bodrum’dan çevreye Marmaris’teki gibi tekne turu falan yapmayacaktım ama kalan iki günde Bodrum Çarşı, kale ve çevresini gezmeye, sahilde dilenmeye, yüzmeye, Yalıkavak ve Gümüşlük taraflarını yürümeye ve keşfetmeye ayırdım.